Ben onu bunu bilmem. Milli takım oyuncusu dediğin, ABD maçında oynayıp 1 sayıyla kaybetse bile Çek maçına çıkıp yorgunluk falan dinlemeden en az 20 sayı farkla yenmeli. Ulan bunlar 20 li yaşlarda gencecik çocuklar. Ben 44 yaşındayım, o milli formayı bana giydirseler, o parkede bunların en kötüsü kadar koşarım. O yaşlarımı hatırlıyorum marifet diye söylemiyorum ama çok afedersiniz ben sabah sabah (yaşı bana yakın olanlar bilir) 3 ü birarada filme gider 8-9 posta gidip, sonra aynı gün mahalle maçlarında ortalığı duman ederdim! Bunlar nedir abi, kondüsyon falan yapmayın ayıptır!!! Kendimizi kandırıyoruz. İngiltere ABD liglerinde adamlar haftada fix4 maç yapıyorlar. Bunların hepsi fiyasko. Voleybolda sistemi kadınlarımızın alt yapısını örnek alsınlar bari. Ayrıca milli takımda ve ligimizde bir sürü kısa var. Bizim tarihte kısa sıkıntımız hiç olmadı. Kardeşim madem uzun sıkıntın var, git wilbekin i devşireceğine adam gibi bir uzun devşir. Bunu bile beceremiyoruz. Uzun lafin kısası, biz 20 yılda bir başarılar dışında bu altyapı sistemsizliği ile böyle tırmalar dururuz. Yunanistan da mahallelerde 50 metrede bir halka açık tribünlü tek pota var. Estonya, litvanya slovenya gibi ülkelerde her mahallede yine halka açık buz pistleri var. Biz de ne var! Bo... var. Çek ler finler kim abi! düne kadar manavda karpuzları görseler basket topu sanarlardı! Bugün biz bunlara yenilir hale geldik. Yeniliriz tabi. Bizim yeni nesil gençlerin eline topaç ver, kozalak sanırlar. Görmemiş ki çocuk.. Ailelerin çoğu yapısal olarak temelden dağınık bozuk, bu anlamdaki birlik beraberlik eskisi gibi hiç değil. Dolayısıyla çocuklarımız çok kötü yetişiyor. Mahallelerde kasaba, şehirlerde topaç çevirecek, misket oynayacak, basket, futbol oynayacak boş yer, alan mı var! Halı sahada çocuk yetişmez. Bizdede her kesimde 50 metrede bir ucretsiz basket sahası, futbol oynayacak yeşil alan olmalı. Çocuklar gençler sporu atari salonlarında yada cep telefonlarında oynayarak büyüyorlar. Ondan sonra spordan başarıdan hiç bahsetmeyelim.